Yeni bir seçim arifesinde çok ama çok zor bir süreç içerisine girme hazırlığı yapılır iken, doğru tercihlerin ne kadar önemli olduğunu bilmeyen yoktur.
Bizler, yazılarımız ile aslında toplumun her kesiminden düşünceleri serpiştiririz ilgililere.
Değerlendirmek veya bir kenara itmek, tabiî ki ilgili ve yetkililerin tercihinde.
Bu kez farklı bir yazı alalım dedik kaleme ve akıllardaki sorular ile birlikte bir öneride bulunalım yetkililere.
Muhatabımız Sayın Akdağ ve Ak Parti Genel Merkez.
Sokakta, vatandaşın aklında ve ağzında olup, makamına gelince bir anda unuttuğu birkaç sorudan ibaret. Sorular o kadar zor değil tabiî ki. Önemli olan sadece içeriği. Ve belki de yeniden Bakan olmadan önce cevaplandırması gereken birkaç basit sual.
Soralım mesela Sayın Akdağ’a ;
1 – 11 Yıl süre ile yaptığınız bakanlıktan neden alındınız? Yani bayrak değişimi filan değil, asıl neden veya nedenleri?
2 – 17 – 25 Aralık ve ondan sonraki süreçte Dönemin Başbakanı ve şimdi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Ak Parti ve tümden hükümet ile ilgili darbe girişimine yeltenen Paralel Örgüt ile ilgili kaç tane net ve sert açıklamanız oldu?
3 – Son dönemde şekillenen Ak Parti Erzurum İl yönetiminde güçlü bir etkiniz olduğu her kesim tarafından dillendirilmekte. Aynı zamanda 7 Haziran seçimleri için hazırlanan Milletvekilliği listelerinin oluşturulmasında da bu etkinin devam ettiği söylenmekte.
Bununla birlikte 7 Haziran seçimlerinde sahada aktif bir şekilde bulunmaktan ziyade dışarıda gibi durmanızın nedeni neydi?
4 – 7 Haziran seçim günü aktif olarak Erzurum’da bulundunuz mu veya herhangi bir seçim organizasyonu yürüttünüz mü?
5 – Ak Parti Eski Bakanı ve aynı zamanda milletvekilliği sıfatınız devam ederken yapmadığınız ziyaret ve açıklamaları neden 7 Haziran seçimleri sonrasına bıraktınız?
Bu sorular tabi ki artırılabilir. Ancak, şimdilik kafalarda en çok soru işareti uyandıran düşünceler bunlar gibi gözüküyor.
Ak Parti, 7 Haziran seçimlerinde kaybettiği oyları 1 Kasımda yeniden geri kazanma ve hatta daha üst çıtaya yükselmeyi hedeflemekte. Bu anlamda eski, yeni tüm teşkilat mensuplarına ihtiyaç duymakta.
Ak Parti Genel Merkezine Bir Öneri
Benim ise bu anlamda âcizane önerim şudur ki;
Öncelikle Sayın Akdağ, yukarıdaki soruları tüm kesimlerin kafasındaki soru işaretlerini kaldıracak bir şekilde cevaplamalı.
Peki ya sonra?
Sonrası kolay.
Öyle ki yapılan sağlık devrimlerinde Aslan Payı o bölgelere aktarılmış ve yapılan sağlık reformları o bölgelerde daha bir karşılık bulmuştu.
Bu anlamda çok fazla teferruata girmeye de pek gerek görmedim. Zira yapılanlar ortada.
Bir ay boyunca kendisi ile birlikte yanındaki elemanları da çalıştıran, ülke ekonomisine katkıda bulunan ancak bir kaç aylık bağkur prim borcu olan esnafa karşı, 'Borcunu ödemeden ücretsiz muayene olamazsın' söylemine karşın, kontrolsüzce dağıtılan yeşilkart ile helikopter bile havalandırılan bir bölgeyi kıyaslamayız sanırım. Her neyse. O meseleler çok derin. Biz konumuza dönelim.
Akdağ Yeniden Aday Olabilir mi?
Neden olmasın,
Van, Diyarbakır, Batman, Bitlis’ten, Muş, Siirt, Mardin’e ve hatta Tunceli’de bile karşılığının olduğu ve Ak Parti’nin bu bölgelerde büyük kayıp yaşayarak hezimete uğradığı düşünülür ise, akıllara Akdağ’ın bu bölgelerde daha faydalı olacağı gelmez mi?
Erzurum mu?
Tabiki Efkan Ala,
Kanımca Sayın Ala'nın Erzurum'dan alması gereken bir seçim zaferi var.
Ve yine Ala'nın Erzurum'dan değil de başka bir noktadan aday olması ileriye dönük siyasi hayatını olumsuz anlamda etkileyebilir.
Şundan o kadar eminim ki, Sayın Ala bu kez en az 5 vekil ile dönecek Ankara’ya.
Bölge güvenliği, iyi bir organizasyon ve MHP’nin izlediği yanlış politikayı doğru değerlendirmekle birlikte, her kesimin kabulünü göreceği bir liste ile 6’da 6 hedefine bile ulaşabilir.
Tabi ki bu bir öngörü.
Bundan sonrası mı?
Bunun için de güzel bir atasözü var.
At binenin, Kılıç kuşananındır.