Dünya Bankası ülkeleri, sahip olduğu kişi başı gelire göre bir sınıflandırılmaya tabi tutmaktadır. 1989’dan beri kullanılan mevcuttaki sınıflandırma kapsamında ülkeler 4 gruba ayrılmıştır.
Dünya Bankası tarafından açıklanan 2018 yılı Temmuz verilere göre kişi başı geliri 995 doların altında olan ülkeler düşük gelirli ülkeler, 996 - 3,895 dolar arasında olan ülkeler alt orta gelirli ülkeler, 3,896 - 12,055 dolar kişi başı gelire sahip olan ülkeler ise üst orta gelirli ülkeler olarak sınıflandırılıyor.
Yani orta gelir grubundaki ülkeler, alt orta gelirli ülkeler ve üst orta gelirli ülkeler olmak üzere kendi içerisinde de ikiye ayrılmış oluyor. Bu grup 995- 12,055 dolar gibi geniş bir bandı içerisine aldığı için bu bölgede bulunan ülkeleri uzun yıllar bu gelir grubunda kalabiliyor ya da buradan çıkmak için oldukça fazla çaba harcamak zorunda kalabiliyorlar.
Diğer yandan 12,055 dolar kişi başı gelirin üstünde olan ülkeler ise yüksek gelirli ülkeler olarak tanımlanıyor.
ÜLKE GRUPLARI DEĞİŞİYOR MU?
Ülkeler sınırlı olsa da gelir gruplarını değiştirebiliyor yani bir üst gruba girebiliyor ya da gelirleri düştüğü için bir alt gruba düşebiliyorlar. Örneğin Türkiye, 2002 yılında 3,500 dolar kişi başı gelir ile alt orta gelir grubunda yer alırken kısa sürede üst orta gelir grubuna yükseldi.
Türkiye mevcut durumda üst orta gelir grubunda yer almakta ve son yıllarda yüksek gelirli ülkeler grubuna girmek için önemli bir çaba harcamaktadır.
Dünya Bankası’nın gelir gruplarına göre yaptığı sınıflandırmaya baktığımızda, bu yıl bazı ülkelerin gelir gruplarını değiştirdiğini görüyoruz. Mesela, Hırvatistan, Panama üst orta gelirden yüksek gelirli ülkeler grubunda yükselirken, Ürdün, Guatemala ve Ermenistan alt orta gelirden üst orta gelir grubuna girmiş.
Diğer yandan kişi başı geliri düştüğü için bir alt gelir grubuna düşen ülkeler de olmuş. Suriye, Tacikistan ve Yemen’in alt orta gelir grubundan düşük gelirli ülkeler grubuna düştüğünü görüyoruz.
Gelir grubunu olumlu anlamda değiştiren ülke sayısının da sınırlı olduğunu söyleyebiliriz.
TÜRKİYE BULUNDUĞU GELİR GRUBUNU NASIL DEĞİŞTİRECEK?
2018 yılı Temmuz ayı verilerine göre Türkiye, sahip olduğu 10,930 dolar gelir ile üst orta gelir grubunda yer alıyor. Dolayısıyla, Türkiye şu an, orta gelirli ekonomiden yüksek gelirli ülkeler grubuna girme konusunda çabalarını hızlandırırken hatta sınıra dayandırırken bu gelir grubunu değiştirmek için itici bir kuvvete ihtiyaç duyuyor.
Diğer yandan, yüksek gelirli ülkeler içerisine girme çabalarını ve bu mücadelenin karşısına konulan engelleri, müdahaleleri ve ekonomide oluşan daha doğrusu oluşturulan şokları son 5 yılda defalarca gördük ve şahitlik yaptık.
PEKİ TÜRKİYE YÜKSEK GELİRLİ ÜLKELER GRUBUNA DAHİL OLMAK İÇİN NE YAPMALI?
Aslında bu yıl açıklanan Yeni Ekonomi Programı bir taraftan ekonomide uygulanacak yeni politikaları belirlediği gibi diğer taraftan programın en önemli üç sacayağından biri olan “değişim” ile çok şeyi ifade ediyor.
“Değişim” ekonomideki üretim yapısının değişimini, ekonomik büyümedeki sürekliliği, GSYH’nin artışını, katma değerli üretimi, kişi başı gelirdeki artışı ve nihayetinde de Türkiye’nin bulunduğu üst orta gelir grubundan yüksek gelirli ülkeler grubuna yükselişini ifade etmekte.
Bu değişim, kişi başı gelirdeki artışı ve yüksek gelirli ülke sıfatını ifade ettiği gibi, yatırım yapılabilir seviyedeki ülke kredi notunu, düşük faizi, düşük cari açığı, düşük ülke risk primini, cari açık ve ekonomik büyüme arasında bir tercih yapılmadan sağlanan yüksek ekonomik büyümeyi ve en önemlisi de üretimde dışa bağımlılığın en düşük seviyede olmasını beraberinde getirecektir.
Dolayısıyla bu değişim, Türkiye’nin içinde yer alacağı “yüksek gelirli ülke” grubunda sürekli kalmasına hatta daha yüksek gelire ulaşmasına önemli ölçüde katkı yapacağı açıktır.