Türkiye için finansman ihtiyacı hep var oldu ve olmaya devam ediyor. Türkiye bir yandan dışarıya olan yüksek enerji bağımlılığının sonucu olarak ortaya çıkan cari açığı finanse etmek için diğer yandan özel sektörün ihtiyacı olan finansman ihtiyacını karşılamak için dış kaynağa ihtiyaç duyuyor.
Yıllara göre farklı miktarda finansmana ihtiyaç olsa da ihtiyaç duyulan bu finansman nasıl sağlanacak? Düşük faizli ve sürdürülebilir dış finansman nereden bulunacak? Bu sorular kritikliğini korumaya devam ediyor.
Ekonomi için gerekli dış finansman ihtiyacını azaltmak ve gereklidış finansman kaynağını bulmak için farklı çıkış yolları var. Kısaca özetlersek birkaç seçenek öne çıkmakta.
ÜRETİM YAPISINI DÖNÜŞTÜRMEK VE CARİ AÇIĞI AZALTMAK
İlk seçenek, cari açığın daraltılmasıdır. Bu durumda doğal olarak dış finansman ihtiyacı da azalmış oluyor. Belki de dış finansman ihtiyacını azaltacak en önemli adım bu olacak.
Ekonomik büyümenin ithalata yüksek oranda bağımlılığı nedeniyle, ithalatın düşürülüp ekonomik büyümenin yavaşlatılmasıyla cari açığın düşürülmesi dış finansman ihtiyacını azaltır.
Son dönemlerde ekonomide dengelenme ile cari açığın 20 milyar doların altına düştüğünü göz önünde bulundurduğumuzda, bu düşüşün sürekli olması daha önemli hale geliyor. Çünkü düşük cari açık düşük büyüme tercihi yapıldığında düşük büyümenin neden olabileceği sorunlar nedeniyle çok sürdürülebilir olmayabilir.
Bu nedenle düşük cari açık sürdürülebilir ekonomik büyüme tercihinde üretim yapısında gerçekleştirilecek yapısal dönüşüm ile dış finansman ihtiyacı minimum seviyelere düşürülebileceği gibi dış finansman ihtiyacının neden olabileceği finansal şoklar nedeniyle oluşacak kırılganlıkların azaltılması da mümkün olacaktır.
YURT DIŞI FONLARI
Yurtdışından sağlanacak fonların ve ülkeye gelecek doğrudan yabancı yatırım miktarının ihtiyaç olunan finansmanı önemli ölçüde karşılama durumu var.
Doğal olarak, ülkeye fon akışının sağlanması bir taraftan Türkiye’nin temel makro ekonomik göstergeleri ve yatırım ortamı ile doğrudan ilgili olduğu kadar diğer taraftan dış piyasa koşullarıyla da birebir alakalıdır.
Özellikle ülke kredi notunun seviyesi, ABD’de artan faiz oranları, yurtdışı yatırımcı ve fonların Türkiye algısı ve gelişmekte olan ülkelerde var olan riskler ülkeye fon girişini önemli ölçüde etkilemektedir.
Şu dönemde yaşadığımız finansman ihtiyacının sebebi her ne kadar kendi ekonomik göstergelerimizle ilgili olsa da daha önce ülkeye dış piyasalardan gelen fonların kurumasının da bu konuda etkili olduğu açık.
ÜLKE İÇİ FONLAR
Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu finansmanın bir kısmını oluşturacağı yeni fonlar sayesinde karşılama durumu var. Bu fonları geçmiş dönemde farklı amaçlar için oluşturmuştu. Kaynak biriktirmek ne kadar önemliyse bu kaynağın kullanılma biçimi yani nerelerde kullanıldığı çok daha önemlidir.
Geçmişte oluşturulan fonların kamu eliyle yönetilmesinden, siyasi tercihlere göre nihai olarak kamunun bu fonları kendi finansman ihtiyacı için kullanmakta olduğunu gördük. Bu fonların daha profesyonel yönetilmesi ve alternatif araçlarla da değerlendirilmesi çok daha önemli.
Bu fonlar sayesinde zorunlu olsa da tasarruf yapıldığı gibi değerlendirme için farklı araç bulma zorunluluğu nedeniyle finansal derinleşmeye de önemli ölçüde katkı yapılacağı açıktır.
Dış finansman ihtiyacının azaltılması ya da yeni dış finansman kaynakları için olası seçenekler bunlar.
Türkiye bu kaynaklarla ekonomi hikayesini yazmak zorunda…