Bizi affeder misin Allah’ım?
Biz doğrunun en saf halini kaybettik galiba..
Ne zaman beyazı karalamaya başladık?
Kaybettik o en saf duygularımızı, uğruna canlar verdiğimiz davalarımızı…
Nasıl oldu da gönlümüzden geçen o dosdoğru sözcükleri söyleyemez olduk?
”Olur Efendim” sözü bizi yok etti galiba..
Birbirimize zulmetmeyi kural diye adlandırmışız meğer..
Farkında bile olmadan yaratılana tapmışız..
Yardım etmekten çıkar elde edenleri de görecek miydik?
İşe koyarsam, maaş bağlarsam, gıda gönderirsem benim çıkarım ne diyenleri görecek miydik?
Üstelik bunu Rabbimiz bize emretti denildiğine şahit olduk..
Bunları yedik, yuttuk derken…
Düşündükçe küçülüyorum..
Biz ne zaman Mescid-i Aksa’yı teslim ettik?
Nasıl uyuduk ki İslam Coğrafyası elimizden kayıp gitmiş halen haberimiz yok?
Haberimiz yok çünkü Filistin’e İslami örgütlenmeler tarafından gönderilen silahları yine İslam ülkelerinin el koyduğundan da haberimiz yok.
Düşünsene Kardeşlik..
Filistinde kolları, kafaları kopan çocuklara hiçbir şey yapamadık.
Biz ne zaman bu Ülke’de Allahu Ekber sesini duymak için canını verenleri unuttuk..
“Kahrolsun İsrail, Kahrolsun Abd” dedik ama biz kahrolduk.
Bizi var edenin mesajlarını anlayamadık.
Kabul edelim…
Kilitlendik…
Doğrular yanlış, yanlışlar doğru oldu…
Kabul edelim..
Özüne Asla inanmadığımız, asla ama asla inanmayacağımız O afilli sözlerin altında ezildik kaldık…
Attığımız naralar boğazımızda düğümlendi…
Elimiz havada kaldı…