15 Temmuz darbe girişimi sonrası bir süreliğine rafa kaldırılan Başkanlık sistemi tartışmaları yeniden gündeme gelirken, siyasi partilerin teşkilat yapılanmaları ile ilgili sıkıntılar da yeniden dillendirilmeye başlandı.
Bu hareketlilik içerisinde ençok göze çarpan teşkilat ise her zamanki gibi AK Parti oldu. Ak Parti Erzurum İl Teşkilatı 17-25 Aralık sonrası dönemin Genel Başkan ve Başbakanı ve şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, FETÖ/PDY ile mücadele de yeterli desteği sunamayarak bölgede adeta bir başına bırakıştı.
Bu durum dikkate alındığında, 2017 de yapılması hedeflenen 'Başkanlık Sistemi' referandumundan galibiyetle çıkılması için, Ak Parti teşkilatlarında değişim rüzgarları esecek gibi görünmekte.
Bu değişimin farkında olan teşkilalar içerisinde ise yeni İl Başkan aday isimleri siyasi kulisler ve halk içerisinde iyiden iyiye konuşulmaya başlanmış durumda. Konuşulan isimlerin bir çoğu konu ile ilgili bir açıklama yapmazken, kulislerde görüşme trafiklerinin yoğunlaştığı ve hatta bazı isimleri üzerinde anlaşıldığı bile dillendirilmekte.
Gazete Doğu olarak adı siyasi kulislerde ve vatandaşlar arasında en çok konuşulan isimleri sizler için derledik.
1 - Salih Yeşilken;
Adı sır gibi saklanan Salih Yeşilkent'in yerel siyasetçiler ve halk tarafından adı 'Fatih Yeşilyurt'un Gizli Prensi' olarak dillendirilmekte. Hemen hemen tüm siyasilere yakın davranmaya çalışan Yeşilkent, gençliği ve siyasi tecrübesizliği ile eksi duruma düşüyor. Aynı zaman'da siyasi kulisler de Yeşilkent ve Yeşilyurt arasında değişim farkını olmayacağı ve Yeşil Abi-Kardeşliğinin söz konusu olduğu dillendirilmekte.
2 - Ömer Düzgün;
İl Başkanlığ adaylığı konusunun dile getirildiği hemen her ortamda Başkanlığı düşünmediğini bildiren Ömer Düzgün'ü ise, Mehmet Sekmen ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ'a yakın bir isim. Ancak Düzgün'ün meclis üyesi adayı olmasına rağmen toplu fotoğraf çekimlerinde ticari kimliği nedeni ile poz vermemem bahanesi yanı sıra, tartışma sonrası seçim sandığını terk edişi en önemli kayıpları olarak öne çıkıyor. Siyasi mücadeleden kaçan bir kimlik profili çiziyor oluşunun farkındalığı tüm siyasi kesimler tarafından da dillendiriliyor. Sosyal hayatı yanı sıra iş yoğunluğu da yine Düzgün'ün başkanlığı önündeki en büyük engel olarak göze çarpmakta.
3 - Mustafa Nuri Akbulut;
Ak Parti'de adaşı Mustafa Ilıcalı ile birlikte bir anda yeniden ortaya çıkan ve 1 Kasım seçimleri süresince Mustafa Ilıcalı ile birlikte mesai yapan Mustafa Nuri Akbulut'un ismi ise uzun bir süredir gündemde yerini korumakta. Özellikle 1 Kasım seçimlerin hemen ardından olası bir değişiklik için siyasi görüşmelerini gerçekleştirildiği söylenen Akbulut, aynı zamanda 22. dönem Ak Parti Erzurum Milletvekili olarak görev yapmış bir isim olarak tanınmakta. Ancak Akbulut'un en büyük kaybı, 22. dönemde AK Parti milletvekilliği görevini yapmış olmasına rağmen 25 Mayıs 2009'da Abdullatif Şener'in kurduğu Türkiye Partisi'nde Genel Başkan Yardımcılığı görevi almış olması. Bir süre Türkiye Partisi'nde Abdullatif Şener'in sağ kolu olarak görev yapan Akbulut, bir süre sonra siyasi ikbal göremediği Türkiye Partisi'nden, bazı parti içi anlaşmazlıklardan dolayı istifa karar aldığını yaptığı basın açıklaması ile bildirmişti.
4 - Teoman Kümbet;
Saadet Partisi ve Has Parti'den sonra AkParti'de siyasete devam etme kararı alan ve bir önceki İl Başkanlığı mülakattında adeta direkten dönen isim olarak bilinen Kümbet, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'a en yakın isimlerden biri.Kümbet, aynı zamanda SKM başkanlığı ve Teşkilat başkanlığı görevi ile de Akdağ ile yakın ilişki kuran isimler arasında. Ancak 1 Kasım seçimlerinde FETÖ üyesi olarak tutuklanan Abdullah Korucuk ile yapılan reklam çalışmaları Kümbet'in başını ağrıtacak gibi görünüyor. Zira 1 Kasım seçimlerinde SKM Başkanı olan Kümbet, FETÖ üyesi olarak tutuklanan Abdullah Korucuk'a verilen reklamları adeta görmezden gelen veya engel olamayan isim olarak dillendirilmekte. Öte yandan 1 Kasım seçimlerinde direk afişlere verilen reklam meblağı ise akıllardaki diğer soru işaretleri arasında yer almakta.
5 - Hakan Karadabağ;
Bir önceki dönem il başkanlığı mülakatında, dönemin teşkilat başkanı Süleyman Soylu karşısına kadar çıkabilen Karadabağ, Fatih Yeşilyurt isminin belirlenmesi ardından il yönetiminde görev alan bir diğer isim olarak göze çarpmakta. Karadabağ'ın siyasi tecrübeye yeterince sahip olamayışı en büyük dezavantaj olarak göze çarpmakta.
Aday tartışmaları ile birlikte halk içerisinde en çok dile getirilen konu, mevcut il yönetiminin gerek FETÖ mücadelesinde ve gerekse siyasi ve sosyal diyaloglarda yeterince başarılı olamayışı ve STK'lar ve halk ile bir türlü bağ kuramayışı. Ayrıca Ak Parti Erzurum İl yönetiminin son dönemde yerel yönetimler ile de adeta ipleri koparma noktasına gelişi halkın gözünden kaçmamakta. Tüm bu sebeplerden dolayı Ak Parti'ye oy veren seçmenin büyük çoğunluğunun talebi, başarısız olarak adl edilen siyasi ekibin sil baştan yenilenmesi ve bu anlamda yeni ve daha başarılı bir kadronun görevlendirilmesi yönünde.
Zira Ak Parti seçmenin büyük çoğunluğu, 15 Temmuz gibi bir sürecin yeniden yaşanmaması için yapılacak yönetim şekli değişiklik referandumuna, mevcut başarısız yapıyla veya bu başarısız yapı içerisinden yeniden birilerinin görevlendirilmesi ile gidilmesi halinde istenen referandum çoğunluğunun sağlanamayacağını ön görmekte.
Tüm bu ön görü ve siyasi gözlem ve söylemlerin dışında tabiki İl Başkanının değişip değişmeyeceği, değişiklik yapılacak ise kimin geleceği konusunda son kararın verilmesi ile ilgili gözler Ak Parti Genel Merkez'e çevrilmiş durumda.